Türkiye diğer ülkelere nazaran internete ve
teknolojiye geç kavuşması nedeniyle bilişim suçlarına ilişkin durum ve
kavramlara oldukça yenidir. Yapılan araştırmalar Türkiye’deki hacker’ların daha
çok mili duygularla hareket eden kişiler olduğunu ve birçoğunun sistemlere veya
kişilere zarar verme amacı taşımadığını göstermiştir. Ancak şuana kadar Türkiye’ye
yapılan siber saldırılarında dinamik IP adresleri kullanmak suretiyle global
saldırıların yapılması ve fidye zararlı yazılımı saldırılarının Dünya’nın
gündeminde olması Türkiye için hâlâ bir tehdit niteliği taşımaktadır.
Hacker’lık kavramının geçmişi eskiye
dayanmaktadır. Bilgisayar korsanı anlamına gelen hacker’lık aslında geniş bir
kavramdır. Zarar verme amacıyla hareket eden başlarda phreakar olarak
adlandırılan bu kişilere zamanla hacker denmiş ve günümüzde siber uzman adı
altında beyaz şapkalı hacker’ların varlığı onları da bu kavram altına almıştır.
Hacker’lık, siyah şapkalı hacker’lar, beyaz şapkalı hacker’lar ve gri şapkalı
hacker’lar olarak sınıflara ayrılsa da hacker dendiği zaman akla ilk olarak
kötü niyetli siyah şapkalı hacker’lar gelmekte ve bu anlamda kullanılmaya devam
edilmektedir.
Fidye yazılımları esas itibariyle zararlı
yazılım türlerinden biridir. İngilizce ransomware kelimesinden fidye yazılımı
olarak Türkçeye çevrilen ve tarihçesi oldukça eskiye dayanan fidye zararlı
yazılımı kendisini tüm Dünya’ya 2017 yılında gerçekleşen WannaCry saldırısı ile
tekrar hatırlatmıştır. Küresel çapta zarar veren fidye yazılımı saldırılarında
hacker’ların dinamik IP adres kullanmaları, ödeme yöntemi olarak sanal para
kullanmaları ve gün geçtikçe çeşitlerinin artması gibi nedenlerinden ötürü
fidye zararlı yazılımları günümüzün en büyük siber tehdidi haline gelmiştir. Nitekim
her geçen gün farklı tür ve isimde bilişim sistemi üzerindeki verileri veya
dosyaları şifrelemek üzere programlanan fidye yazılımlarının ortaya çıktığı
gözlenmiştir.
Türkiye teknolojik gelişmelere bağlı olarak
interneti diğer ülkelere nazaran geç ulaşmış, bu bağlamda bilişim suçlarının
sayısında zamanla ciddi artış olmuş ve bu durum Türkiye içinde büyük sorun ve
tehdit oluşturmaya başlamıştır. Ülkemizde de 2016 yılında 5237 sayılı Türk Ceza
Kanunu’na eklenen madde ile “Yasak Cihaz Ve Programlar” suç haline getirilerek
zararlı yazılım ve programların kullanılması engellenmek istenmiştir.
Çalışmamızın birinci bölümünde hacker’lığın ve
fidye zararlı yazılımın tanımına ve tarihsel gelişimine ilişkin bilgi verilmiş,
ikinci bölümde 5237 sayılı TCK’da yer alan Şantaj, Kişisel Verileri Kaydetme,
Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Verilmesi Veya Ele Geçirilmesi, Bilişim
Sistemine Girme, Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme ve
Yasak Cihaz veya Programlar, Yağma suçları incelenmiş, üçüncü bölümde ise fidye
zararlı yazılımı kullanılarak gerçekleştirilen saldırıların Dünya’da ve
mukayeseli hukuktaki durumu incelenerek Türkiye’de yapılması önerilen
değişiklikler açıklanmıştır.
Barkod : 9786258153385
Yayın Tarihi : 2022 Haziran
Kapak Türü : Karton Kapaklı
Kağıt Türü : I.Hamur
Baskı Sayısı : 1
Sayfa Sayısı : 158
Ebat : 16x23,5
Takım :
Dili : Türkçe
Ekler :